Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılara ait Denizli ili Pamukkale ilçesi, Akköy Mah. 1692 parsel sayılı 7.150 m2 lik taşınmazın 1978 yılında kanal projesi kapsamında kalması nedeniyle davalı kurumca kamulaştırma yapılmadan taşınmaza el atıldığını, müvekkillerinin maliki olduğu taşınmaz 1978 yılının Ocak ayından itibaren davalı tarafça kullanıla geldiğini, müvekkillerinin bu taşınmazı kullanamadıkların, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL kamulaştırmasız el atma bedelinin, taşınmazın haksız kullanımından kaynaklanan dava tarihinden itibaren geriye doğru 5 yıllık süre bakımından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Yenice Sol Sahil Gölemezli Pompaj Sulaması 1. Kısım alt kanalı inşaatı nedeniyle Akköy köyü 276 nolu parselin 7.150 m2’si idarece 1979 yılında kamulaştırmaya tabi tutulduğunu, taşınmazın 20/08/1997 tarih ve 343 yevmiye ile ifraz işlemi yapıldığını, 7.150 m2’lik kısmın kamulaştırma bedelinin tarihinde (eski 214500,00) yeni 0,21 TL olarak belirlendiğini, ancak davalı (itirazlı) olduğu için kamulaştırma noter tebligatı ve bloke işlemlerinin yapılmadığının tespit edildiğini, itiraz davasının sonucunun müvekkili idareye bildirilmediğini, taşınmaz maliklerinin Akköy Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1999/19 Esas 1999/55 Karar sayılı kamulaştırma bedel arttırım davası açtığı ve davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, bu nedenlerle açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, taşınmaz üzerindeki kamulaştırma işleminin tamamlanmış olduğunu, bu davanın açılmasından hukuki yarar bulunmadığını, davacının faiz talebi ve ecrimisil talebinin de yerinde olmadığını, bu nedenlerle haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Davacı Mehmet Bilgen yönünden ön koşul yerine getirilmeden açılan davanın usulden reddine, Diğer davacılar …. ve …. yönünden açılan davanın kabulüne; Dava konusu 126.126,00 TL kamulaştırmasız el atma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak 1/2 hisselerine göre davacılara ödenmesine, Dava konusu Denizli ili Pamukkale ilçesi Akköy Mahallesi 1692 parsel sayılı taşınmazdaki davacılar …. ve ….’e ait 1/3’er hissenin kanal vasfı ile davalı adına tapuya kayıt ve tesciline, Dava konusu toplam 15.213,75 TL ecrimisilin; 1.906,66 TL’sine 01/01/2015 tarihinden, 3.328,32 TL’sine 01/01/2016 tarihinden, 2.383,33 TL’sine, 01/01/2017 tarihinden, 3.104,29 TL’sine, 01/01/2018 tarihinden, 4.491,15 TL’sine, 13/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak 1/2 hisselerine göre davacılara ödenmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
İleri Sürülen İstinaf Sebepleri:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaların hatalı olup taşınmaz bedelinin yüksek çıkmasına neden olduğunu, objektif değer artışı ve kapitalizasyon faiz oranı hesaplamasının hatalı olduğunu, hem kapitalizasyon faiz oranı hem de objektif değer artış oranı uygulanmasının mükerrere sebebiyet verdiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddi gerektiğini belirtmiştir.
GEREKÇE: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında;
Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve Ecri misil istemine ilişkindir.
HMK’nın 342-e maddesine göre, istinaf dilekçesinde başvuru sebepleri ve gerekçesinin bildirilmesinde zorunluluk bulunduğu, yine HMK’nın 355.maddesinde incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı ancak Bölge Adliye Mahkemesince kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde bunun resen gözetileceği belirtilmiştir.
HMK’ nın 355.maddesi uyarınca dairemizce istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Dosya içerisinde bulunan bilgi ve belgelerden, dava konusu Denizli ili, Pamukkale ilçesi, Akköy mahallesi 1692 parsel (geldisi Denizli ili merkez Akköy köyü 276 parsel) sayılı taşınmazın, DSİ Genel Müdürlüğü tarafından yapılan ve işletmeye açılan “Yenice Sol Sahil Gölemezli Pompaj sulaması 1.kısım (S1) alt Kanalı” inşaatı sebebiyle davalı DSİ tarafından kamulaştırmaya tabi tutulduğu, ancak taşınmazın o tarihte itirazlı olması nedeniyle kamulaştırma noter tebligatlarının gönderilmediği ve bloke işleminin de yapılmadığı davalı kurumun cevap dilekçesi ve ekindeki belgelerden anlaşıldığından, İlk derece mahkemesince kamulaştırma işlemlerinin geçersizliği ile davacılar vekilinin beyanlarına istinaden, davaya kamulaştırmasız el atma hükümlerine uygun olarak bakılıp sonuçlandırılmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, yine bilirkişilerce 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 6487 sayılı Kanunla değiştirilen geçici 6.maddesi gereğince kamulaştırmasız el konulan taşınmazın 09/10/1956 tarihi ile 04/11/1983 tarihleri arasında el konulması halinde el koyma tarihindeki nitelikleri dikkate alınarak değerlendirme yapılmasında da isabetsizlik bulunmadığı, dosyada bulunan bilgi ve belgelere göre, dava konusu taşınmaza 1978 yılında kanal yapılması suretiyle el konulduğu tespitlendiğinden, taşınmazın el koyma tarihinde tarla niteliğinde olduğunun kabulü ile, bilirkişi kurulu raporunda ve hükme esas ek raporda, taşınmazın sulu tarım arazisi vasfında kabul edilip zirai gelir metoduna göre, taşınmazın bulunduğu Pamukkale İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün 2018 yılı verilerinin kullanılarak hesaplamanın yapıldığı, rapor ve ek raporun denetime açık ve hüküm vermek için yeterli olduğu, bilirkişi raporundaki veriler ile Pamukkale İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü 2018 yılı verilerinin uyuştuğu, münavebeye esas alınan ürünlerin yörenin yapısına uygun, sulu tarım arazilerinde yaygın ve mutat olarak ekilen ürünler olduğu, yine bilirkişilerin raporlarında, taşınmazın öncesinde de sulu tarım arazisi kabul edilip kapitalizasyon faizinin % 4 alınmasının yerinde olduğu, yine taşınmazın coğrafi konumu ve merkezi yerlere yakınlığı değerlendirilerek % 20 oranında objektif değer artışı ilavesiyle zirai gelir yöntemiyle taşınmazın değerinin tespitinin yerinde olduğu, ilk derece mahkemesince davacıların hisselerine göre tazminat ve ecri misil belirlenip, davacı tarafın ıslahı gözetilmek suretiyle hüküm tesisinin yerinde olduğu, kamulaştırmasız el atma tazminatı ve ecri misil hesabına ilişkin, hükme esas teşkil eden 10/11/2020 tarihli bilirkişi kurulu ek raporu denetime açık, ayrıntılı, hüküm kurmak için yeterli olduğu anlaşıldığından, HMK’nun 355.maddesi uyarınca, davalı tarafın istinaf konusu ettiği sebeplerle sınırlı olarak yapılan incelemede, mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık tespitlenemediğinden, davalı vekilinin istinaf istemlerinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’ nın 353/1-b-1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, her bir davacının hissesi yönünden hükmedilen miktarlar itibarı ile HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.02/11/2022