Ana sayfa » Kripto Para Hukuku
Kripto Para Hukuku

Kripto Para Hukuku

Kripto para hukuku ne anlama gelmektedir? Günümüz teknolojisinde değişik para birimlerine sıklıkla rastlamaktayız. Dünya genelinde en sık görülen yeni para birimi ise kripto paralar olmaktadır. Kripto paralar kurum ya da kuruluş tarafından denetime tabii değildir. Bu durum bazı konularda akıllarda sorular oluştursa da, kripto paraların transfer, alım-satım işlemlerinin kolay ve masrafsız olmasından dolayı tercih sebebidir.

Kripto para ve bıtcoın kapsamları, Türk hukuk sisteminde tam anlamıyla bir yere sahip değildir. Bu sebeple de kripto para vb. diğer para birimleri hakkında, kanunen en çok benzerlik gösteren mevcut şekilleri incelenmelidir. Bahsi geçen mevcut şekiller şu şekildedir;

  • Para olması açısından: 6098 sayılı Türk borçlar kanunu
  • Elektronik para: 6493 sayılı yasa değerlendirmeleri
  • Menkul değer açısından: 623 sayılı kanun değerlendirmeleri

Beylikdüzü İcra Avukatı

Kripto para hukuku ile ilgilenen hukuk büromuz bunun yanı sıra icra hukuku alanında da faaliyet göstermektedir. İcra hukuku alanındaki bazı uygulamalarımız şunlardır;

  • Alacaklı ve borçlu arasında ödeme yapılması anlaşmasının sağlanması
  • Hacze dair tüm işlemler
  • İcra takibinin hazırlanması ve işlemlerin ilerletilmesi
  • Senetlere bağlı olan ilamlı takip işlemlerinin başlatılması ve devam ettirilmesi
  • İflasın ertelenmesi davasının tüm süreci
  • Karşılıksız çeklere dair tüm işlemler
  • Borç ve takip işlemlerine itiraz hakkının kullanılması işlemleri
  • Kredi, finans vb. işlemlerden doğaca olan hakların iadesi
  • Menfi tespit davasının tüm süreci
  • İtirazların kaldırılması davası ve tüm süreçleri
  • Diğer icra hukuku davaları ve işlemleri

Beylikdüzü İcra Avukat

Kripto para hukuku hakkında bilgilendirme yaptıktan sonra, icra hukukuna dair bilgilendirmeler yaparak yazı içeriğimize devam edeceğiz.

İcra ve iflas hukuku, alacaklının ödemesini alması için borçlu olan tarafa yaptırım uygulanmasına karar verir. Alacaklı olan taraf, kanunların ön gördüğü şekilde ve türde icranın başlatılması için gerekli işlemleri yapma hakkına sahiptir. Alacaklı bu işlemleri kendi yapabileceği gibi varsa vekil avukatı da işlemlerin tamamını yapabilir.

Alacaklı, icra takibini başlattıktan sonra borçlu olan tarafa gerekli bildirimler yapılır. Bu durumda da borçlu olan tarafın yasal itiraz hakkını kullanma süresi başlar. Kanunen ön görülen itiraz süresi genelde 7 günle sınırlıdır. Borçlu olduğu iddia edilen taraf, böyle bir borcun olmadığını iddia ediyorsa süresi içinde itiraz hakkını kullanma hakkına sahiptir.

Yorum bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir