Aile mahkemeleri yargılama usulleri yazılı ve sözlü şekilde olmaktadır. Dava usulünün yazılı yargılama şekli, dilekçe ile mahkemeye sunulan beyanlardır. Sözlü yargılama şekli ise, mahkemede sözlü beyanların yer alması durumudur. Esenyurt avukat olarak belirtmek isteriz ki; sözlü yargılama usulünde yer alan en birincil kişiler avukatlar ve şahitlerdir.
Aile mahkemesi; 4787 sayılı aile mahkemelerinin kuruluş, görev ve yargılama usullerine dair kanunla kurulan özel mahkemelerden olmaktadır. Kanun uygunluğuna göre, kural olarak her adliye içerisinde aile mahkemesinin kurulmuş olması gerekir. Fakat aile mahkemesinin kurulmadığı adliyelerde asliye hukuk mahkemesi, aile mahkemesi sıfatında görev yapmaktadır. Aile mahkemeleri, aileye dair tüm konularda ve kadına dair bazı kapsamlarda görevli mahkeme niteliği taşımaktadır.
Aile Mahkemesi Görevleri
Aile mahkemeleri yargılama usulleri hakkında bilgi verdikten sonra, bu mahkemenin görev alanından bahsedeceğiz. Aile mahkemesi görevlerine örnek verecek olursak;
- Aile hukukundan kaynaklanan tüm uyuşmazlıklar
- Yabancı mahkemeler tarafından aile hukukuyla ilgili verilmiş olan kararların tanıma ve tenfiz işlemlerinin yapılması
- Kanunlarda yer alan haklar saklı kalmak kaydı ile yetişkin bireyler ve küçükler hakkında koruyucu, eğitici sosyal önlemlerin alınması
- 6284 sayılı kanun içeriğine bağlı olarak korunan kişilere yönelik koruyucu tedbir kararının alınması ve ayrıca bu kişilere yönelik şiddetin önlenebilmesi için şiddet uygulayanlara yönelik önleyici tedbir kararlarının alınması ve uygulanması
Aile Mahkemesinde Boşanma Davası Açma
Aile mahkemeleri yargılama kapsamında önemli bir yere sahip olan konulardan biri de boşanma davalarıdır. Boşanma davasında görevli olan mahkeme, aile mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise, kişinin bulunduğu ikametgâh adresi veya tarafların evlilik birliğindeki son 6 ayda yaşadıkları ikametgâh adresinde yer alan adliyedir.
Türk medeni kanununa göre boşanma davası açılması için, öncelikle davanın türünün belirlenmesi gerekir. Boşanma davasının türü ise tarafların evlilik süresine ve yapmış oldukları anlaşmaya bağlıdır. Taraflar boşanmanın maddi ve manevi tüm sonuçlarında anlaşma sağladıysa, boşanmayı kabul ediyorlarsa ve 1 yıllık evlilerse anlaşmalı boşanma davası açabilirler. Eğer bu durumlardan en az bir tanesinde bile taraflar anlaşma sağlayamadıysa çekişmeli boşanma davası açılabilir.
Çekişmeli boşanma davasının açılabilmesi için, kanunen geçerli olan boşanma sebeplerinden en az bir tanesinin yaşanmış olması gerekir. Ayrıca boşanma sebebi affedilmemiş olmalı ve zamanaşımı süresi de dolmamış olmalıdır.