Ön Ödeme Nedir?
Ön ödeme, doktrinde ağır yaptırımı olmayan suçlarda yargılamasız cezalandırmayı mümkün kılan fail ile kamu hukuku arasında anlaşma sağlanması olarak açıklanmıştır. bahçeşehir avukat
Uzlaşma kapsamında suçlar haricinde, yalnız adli para cezası gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının üst sınırı altı ayı aşmayan suçların faili ön ödeme önerisinde belirtilen tutarı ödeyebilir. Böylece soruşturma evresinde kovuşturmaya yer olmadığı, kovuşturma evresindeyse kamu davasının düşmesi kararı verilir. büyükçekmece avukat
Uzlaşma kapsamında suçlar haricinde, yalnız adli para cezası gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının üst sınırı altı ayı aşmayan suçların faili,
- Adlî para cezası maktu ise bu miktarı, değilse aşağı sınırını,
- Hapis cezasının aşağı sınırının karşılığı olarak her gün için otuz Türk Lirası üzerinden bulunacak miktarı,
- Hapis cezası ile birlikte adlî para cezası da öngörülmüş ise, hapis cezası için bu fıkranın (b) bendine göre belirlenecek miktar ile adlî para cezasının aşağı sınırını, soruşturma giderleri ile birlikte, Cumhuriyet savcılığınca yapılacak tebliğ üzerine on gün içinde ödediği takdirde hakkında kamu davası açılmaz (TCK, m.75/1).
Failin on gün içinde talebiyle, bu miktar birer ay arayla üç eşit taksitle ödenebilir. Taksitlerin ödenmemesi halinde ön ödeme gerçekleştirilmemiş sayılır ve soruşturma devam eder.
6222 Sayılı Kanun Kapsamında Ön Ödemeye Tabi Suçlar
- Müsabaka, seyir veya antrenman alanlarına sokulması yasak olmayan maddeleri kullanarak müsabaka veya antrenman düzeninin bozulmasına sebebiyet vermek
- Müsabaka, seyir, özel seyir ve antrenman alanları ile takım veya taraftarların toplu olarak seyahat ettikleri araçlara müsabaka öncesinde veya sırasında uyuşturucu veya uyarıcı madde ya da kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesine aykırı olarak müsabaka, seyir ve antrenman alanlarına alkollü içecek sokmak
- Spor alanlarında taraftarların grup halinde veya münferiden belirli bir kişiyi hedef veya muhatap alıp almadığına bakılmaksızın duyan veya gören kişiler tarafından tehdit veya hakaret olarak algılanacak tarzda aleni olarak söz ve davranışlarda bulunmak
- Spor alanlarında taraftarların grup halinde veya münferiden belirli bir kişiyi hedef veya muhatap alıp almadığına bakılmaksızın duyan veya gören kişiler tarafından tehdit veya hakaret olarak algılanacak tarzda aleni olarak söz ve davranışları; her türlü yazılı, görsel, işitsel veya elektronik kitle iletişim aracı ile meydana getirmek
- Temin edilmiş bileti olmaksızın spor müsabakalarını izlemek amacıyla müsabaka ve seyir alanlarına girmek
- Kendisine ait elektronik kartı bir başkasının spor müsabakasına seyirci olarak girmesini sağlamak amacıyla kullandırmak
- Seyirden yasaklanma kararı uyarınca, bulunduğu yere en yakın genel kolluk birimine başvurma yükümlülüğünü ihlal etmek
6222 Saylı Kanun Kapsamında Verilen Yargıtay Kararları
Sporda Şiddet Davası
6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun’a muhalefet suçundan sanık …’ün anılan Kanun’un 18/9 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve spor müsabakalarını seyirden yasaklanması şeklindeki tedbirin devamına dair Trabzon 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/03/2017 tarihli ve 2016/329 esas, 2017/342 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 29/11/2019 gün ve 94660652-105-61-12663-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/12/2019 gün ve 2019/124719 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu. bahçeşehir avukat
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre;
1-Sanığa ön ödeme teklifini ve 29/12/2016 tarihli duruşma gününü içerir tebligatın 04/10/2016 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine uyarınca mernis adresine tebliğ edildiği anlaşılmış ise de, anılan Kanun’un 10 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin “Muhatabın adreste bulunmaması, ölmesi veya adresinden sürekli olarak ayrılması halinde yapılacak işlem” başlıklı 30/1. maddesindeki düzenlemeler uyarınca öncelikle sanığın bilinen en son adresine tebligatın çıkarılması, önceki adresine tebliğ yapılamaz ise bu defa sanığın adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi olup olmadığının araştırılması, mernis adresinin tespiti halinde 7201 sayılı Kanun’un 21. maddesine göre tebliğ yapılması gerektiği nazara alındığında, her ne kadar mernis adresine ilişkin tebligat işleminden sonra 12/10/2016 tarihinde sanığın bilinen son adresine de tebliğ çıkarılmış ve çıkarılan bu tebliğ bila ikmal iade edilmiş ise de, bilinen son adrese tebligat çıkarılmadan öncelikle mernis adresine yapılan ön ödeme teklifine ve duruşma gününe ilişkin tebligatın usulsüz olduğu ve dolayısıyla usulü ile yapılmış bir ön ödeme teklifi olmadığı gibi duruşma günü de tebliğ yapılmamış sayıldığından sanığın savunma hakkının da kısıtlandığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde;
2-6222 sayılı Sporda Şiddet Ve Düzensizliğinin Önlenmesine Dair Kanun’da, güvenlik tedbiri niteliğindeki spor müsabakalarını seyirden yasaklanma kararının uygulanabilirliği kapsamında belirli bir süre ile sınırlı olmak kaydıyla kişinin yükümlülük altına alındığı, bu yükümlülüklere uyulmadığı takdirde ise aynı Kanun’un 18/9. maddesinde tanımlanan suçun gündeme geleceği, bir başka suçun işlenmesi ve yükümlülüklere uygun davranmama halinde uygulama alanı bulan bu suçtan dolayı mahkemece kurulan hüküm ile birlikte ek olarak güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına karar verilmesi halinde, anılan maddenin düzenleniş amacından uzaklaşılmış olacağı ve bu durum infazda da tereddütlere neden olacağı gözetildiğinde, sanığın mahkumiyetine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklanmasına da karar verilmesinde;
İsabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanığa 6222 sayılı Kanuna muhalefet etmekten verilen netice 1000,00 TL adli para cezası miktarı itibariyle kesin nitelikte ise de aynı hükümde, sanık hakkında, 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesi uyarınca, 1 yıl süre ile güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararı da verildiğinden, hüküm kesinlik kapsamı ve sınırının dışında olup, temyiz yasa yoluna tabi bulunduğu cihetle, gerekçeli karar ile sanığa hükmün kesin olduğu tebliğ edilerek kanun yoluna başvurma hakkı konusunda yanıltıldığı,
Ayrıca, Trabzon 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/03/2017 tarihli ve 2016/329 esas, 2017/342 sayılı gerekçeli kararının, daha önce usulüne uygun bir tebligat yapılmamış olan adresine, 7201 sayılı Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebliğinin de usulsüz olduğu,
Bu haliyle kanun yararına bozma istemine konu kararın kesinleşmediği ve kanun yararına bozma istemine konusu yapılamayacağı anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 19/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi (Yargıtay 19. Ceza Dairesi Karar: 2021/107). bahçeşehir avukat
Seyirden Yasaklı Kişi Hakkında Dava
Seyirden yasaklı kişinin kanunda belirtilen şekilde kolluk kuvvetine müracaat etmemesi suçundan sanık …’ün, 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğinin Önlenmesine Dair Kanun’un 18/9, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 43/1, 52/2 ve 62. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Trabzon 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/03/2017 tarihli ve 2016/835 esas, 2017/357 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 18/11/2019 gün ve 94660652-105-61-12662-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/11/2019 gün ve 2019/116550 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu. bahçeşehir avukat
Anılan ihbarnamede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 193/2. maddesinde “Sanık hakkında, toplanan delillere göre mahkûmiyet dışında bir karar verilmesi gerektiği kanısına varılırsa, sorgusu yapılmamış olsa da dava yokluğunda bitirilebilir.” ve anılan Kanun’un 195/1. maddesinde ” Suç, yalnız veya birlikte adlî para cezasını veya müsadereyi gerektirmekte ise; sanık gelmese bile duruşma yapılabilir. Bu gibi hâllerde sanığa gönderilecek davetiyede gelmese de duruşmanın yapılacağı yazılır.” şeklinde belirtilen ayrık durumlar dışında, sanığın sorgusu yapılmadan hüküm kurulmasının mümkün olmadığı, sanık adına çıkartılan tebliğ mazbatasının anılan Kanun’un 195/1. maddesi uyarınca yokluğunda karar verilebileceği şeklinde şerh de içermesi gerektiği, kaldı ki sanığa tebligat yapılmadığı gözetilmeden, sanık savunması alınmadan yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanığa 6222 sayılı Kanuna muhalefet etmekten verilen netice 1000,00 TL adli para cezası miktarı itibariyle kesin nitelikte ise de aynı hükümde, sanık hakkında, 6222 sayılı Kanun’un 18. maddesi uyarınca, 1 yıl süre ile güvenlik tedbiri olarak spor müsabakalarını seyirden yasaklama kararı da verildiğinden, hüküm kesinlik kapsamı ve sınırının dışında olup, temyiz yasa yoluna tabi bulunduğu cihetle, gerekçeli karar ile sanığa hükmün kesin olduğu tebliğ edilerek kanun yoluna başvurma hakkı konusunda yanıltıldığı,
Ayrıca, Trabzon 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/03/2017 tarihli ve 2016/835 esas, 2017/357 sayılı gerekçeli kararının, öncelikle dosya kapsamına göre sanığın bilinen en son adresi olan spor müsabakalarını seyirden yasaklama tedbirinin tebliği sırasında beyan edilen adresinde tebliğ edilmesi, bu adreste tebligat yapılamaması halinde ise 6099 sayılı Kanun ile değişik 7201 sayılı Kanun’un 21/2. maddesi uyarınca MERNİS adresine tebligat yapılması gerekirken, sanık …’ün adres kayıt sistemindeki adresine doğrudan 7201 sayılı Kanun’un 21/2. maddesine göre tebliğinin de usulsüz olduğu,
Bu haliyle kanun yararına bozma istemine konu kararın kesinleşmediği ve kanun yararına bozma istemine konusu yapılamayacağı anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin REDDİNE, 19/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi (Yargıtay 19. Ceza Dairesi Karar: 2021/106).